Sevgili öğrencilerimiz,

Zaman ne kadar çabuk geçti değil mi? Okulumuzun ilk öğrencileri ve 4 yıl sonra ilk mezunları olacaksınız. Dört yıl nasıl geçer demeyin zaman göz açıp kapar misali su gibi akıp gidiyor işte. Birinci yarıyılı bitirdik ve tatile çıkıyoruz.

Tatil kelimesi insanın kulağına hoş geliyor değil mi? Gezeceğiz, eğleneceğiz, arkadaşlarla buluşup hoş vakit geçireceğiz. Ama bütün bunları yaparken 1.dönem yeterince zaman ayıramadığımız derslerimizdeki eksikliklerimizi tamamlamayıcı çalışmaları da ihmal etmememiz gerekiyor.

Bir Nasreddin Hoca fıkrası anlatmıştım sizlere tekrar edeyim:

Nasreddin Hoca tarlasında çalışırken oradan geçmekte olan birisi sormuş:
"Bey Amca! Falan köye kaç saatte gidebilirim?" Hoca, bu soruya herhangi bir cevap vermemiş. Adam aynı soruyu üç kere tekrarlamış; ama herhangi bir cevap alamayınca yoluna devam etmiş. Biraz yürüdükten sonra arkadan Hocanın:
"Evlat, gel!" dediğini işitmiş. Adam sinirlene sinirlene gelmiş Hocanın yanına.

Hoca soruyu şu şekilde cevaplandırmış:
"Sen tam üç saatte oraya varırsın," demiş. Adam sinirli bir şekilde
"Be bey amca! Madem biliyordun, şunu baştan söylesene," deyince, Nasreddin Hoca şöyle savunmuş kendisini:
"İyi de, ben senin nasıl yürüdüğünü nereden bilebilirim ki."

Şimdi siz de elinizdeki karnelere bakın. Bu çalışmalarım beni istediğim hedefe ulaştırır mı? Diye kendinize sorun. Ağlayıp sızlanmayın. Bütün olumsuzluklara rağmen azimle çalışmayı sürdürürseniz yenilmiş sayılmazsınız. Şuna inanın yapabilecekleriniz bu yaptıklarınızdan daha fazladır. İnsan kendi potansiyelini kullanmıyor. Eğer var olan güçlerinizi kullanabilir, zamanınızı planlayabilirseniz bu tatili bir fırsata dönüştürür ve ikinci döneme yenilenmiş, enerjik ve ne istediğini bilen biri olarak başlarsınız.

Hepinize iyi tatiller, ailelerinize selamlar saygılar.

Suat ATCIOĞLU

Rehber Öğretmen